9 Temmuz 2009 Perşembe

Zamansız Ayrılıklar Şehri

içi binlerce ışık dolu.. binlerce ateşböceği..

Ne kadar yalansız, boş ve loş sokakları.. Gecenin saflığı ve aynı zamanda tehlikesi vardı yüzünde, öylece dağılmıştı.. Ağlıyordu zaman..
Git dediğin o zaman, anladım ne kadar güçlü olduğumu.. Kal..! Benimle Savaş..! Demek zor oldu. Her neyse..
Ektiğim gözyaşlarımı buduyorum bu zamanlar, ardından.. Ne de güzel kokar oldular, dokunamadığım tenin gibi..
İçi binlerce ışık dolu, yalansız, revansız, zamansız, ayrılıklar şehrinde, artık unutulan ve ağlayamayan bir onlar değil..
Bu curcunada, adımı kazıdım.. Bir ağaç gövdesine.. Senin adınsız..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder